18 Ağustos 2016 günü programın konusu DOĞU BATI KAMPI idi

18 Ağustos 2016 perşembe günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programının konusu 9 yıldır yapılan DOĞU BATI KAMPI idi.

Farklılıkların zenginlik olduğuna inanaraktan Türkiye ve dünyanın dört bir tarafından gelen ve yerelde gönüllü çalışma yapan gençlerin birbirlerinden öğrenmesi amaçlanıyor. Böylelikle herkesin birlikte öğrenirken eğlendiği bir ortam ortaya çıkmış oluyor.

Bireysel destekler sayesinde gerçekleştirilen Doğu Batı Kampının 17. devresinden Koordinatör Ceren Görgüner, Koordinasyon ekibinden Erlin Gülbenkian, Ahmet Özdemir, Esra Gürbulak, Bora Soydaş, Mehmet Saraç, Jiro Kobaysahi, Isabell Von Fa, Yassine K-Y, Ferhat Genç programımızın konuğu oldular.

4 Ağustos 2016 günü programın konukları Mervenur Okutan ve Mesut Keskin idi

4 Ağustos 2016 perşembe günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programının konukları Ashoka Hızlan Fark Yarat programı koordinatörü Mervenur Okutan ve e-bursum web sayfasını kuran Mesut Keskin idi.

21 Temmuz 2016 günü programın konusu Sivil Toplum için Destek Vakfı idi

21 Temmuz 2016 perşembe günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programının konuğu SİVİL TOPLUM DESTEK Vakfı'ndan Gizem Girgin oldu.

Türkiye'de özellikle Marmara Depremi sonrası ve AB uyum yasaları sonucu sivil toplum gelişim içine girdi. Vakıfların sayısı 4.893'e, derneklerin sayısı 104.066’ya ulaştı. Araştırmalarda, nüfusumuzun en fazla %15 geçmeyen bir kesimin Sivil Toplum Kuruluşlarında gönüllülük yaptığını biliyoruz. Bu kuruluşlar çok önemli sosyal sorunlara çözümler buluyorlar, devletin yapamadığı birçok çalışmayı bizzat yürütüyorlar. Bu arada sivil toplum kendi içinde belirli uzmanlıklar üretmeye başladı. Farklılaşan sosyal ihtiyaçlara yönelik yenilikçi ve çoğaltılabilir çözüm önerilerine ihtiyacımız var. Bunun öncülü, yerel ve nispeten daha küçük STK’ların sürdürülebilirliklerini sağlamak ve kurumsallaşmalarını geliştirmek. Bu yüzden hem STK’ların finansal sürdürülebilirliklerine katkı yaparak kurumsallaşmalarına destek olmak hem de varolan yeni çalışmaları desteklemek ya da varolanların etkisini ve ölçeğini geliştiriyor olmak, Türkiye’de sosyal sorunların çözülmesine önemli bir katkı sağlayacak.

​İşte bu arka plan çerçevesinde Sivil Toplum için Destek Vakfı, Türkiye’nin sosyal sorunlarının çözümünü bağışçılığın geliştirilmesinde görenler tarafından kuruldu.

7 Temmuz 2016 günü programın konusu Öz-Ge Der idi

7 Temmuz 2016 günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programında Öz-Ge Der  kurucu ve başkanı Berin Alaca konuğumuz oldu.

Özgürlüğünden Yoksun Gençlerle Dayanışma Derneği (Öz-Ge Der), risk altındaki çocuk ve gençleri desteklemek ve bu anlamda toplumsal farkındalık ve duyarlılığı geliştirmek hedefiyle kurulmuş öncü ve bağımsız bir sivil toplum örgütüdür.

Bu örgüt çatısı altında; kanunla ihtilafa düşmüş; ceza, tutuk ve eğitim evlerinde bulunan, tahliye edilmiş ve/veya mağdur durumda olan gruplar başta olmak üzere tüm risk altındaki çocuk ve gençlerin ivedi ve temel ihtiyaçlarını karşılamak ve toplumsal yaşama uyum sağlamalarına destek olmak amacıyla hizmet vermekteyiz. Çalışmalarımız, evrensel bir değer olan eşitlik ilkesini ve uluslararası standartları temel alarak Çocuk Hakları’nın korunması, yaygınlaştırılması, ihlalinin önlenmesi ve telafisi alanlarında kamu faaliyetlerini tamamlayıcı ve destekleyici niteliktedir.

23 Haziran 2016 günü programın konusu Impact Hub idi

23 Haziran 2016 günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programının konuğu Impact Hub İstanbul'un kurucu ortakları Ayşe Sabuncu ve Semih Boyacı idi.

Impact Hub İstanbul; 5 kıtada, 85 noktada, 13,000'ten fazla üyesi ile küresel bir ağ olan Impact Hub'ın Türkiye bacağı olarak kuruldu.

Hedef, Türkiye'de sosyal inovasyon ekosisteminin gelişmesi ve zenginleşmesinde aktif rol oynamak. Bu anlamda her gün Impact Hub İstanbul ailesini farklı disiplinlerden sosyal etki yaratma bilincinde insanlarla bir araya getiren, onları yeni fikir ve konularla tanıştıran, yaratıcılıklarını ve hayal güçlerini geliştiren çeşitli etkinlikler organize ediliyor ve projeler geliştiriliyor. Çevreye etkiyi en aza indirecek şekilde tasarlanan 4. Levent Sanayi'deki yerin kapısı, içini yaratıcı fikri veya yeteneğiyle, araştırma ve çalışma arzusuyla destekleyecek herkese açık olacaktır. http://impacthubist.net  

9 Haziran 2016 günü programın konusu ÇEVRECİ ETKİNLİKLER ve ÇÖPMADAM idi

Açık Radyo'da 9 Haziran 2016 günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programında 2 konuğumuz vardı.

Stüdyo konuğumuz Çevreci Etkinlikler'in kurucusu Emrah Kurum ve telefon ile Ayvalık'tan programa katılan ÇÖPMADAM'ın kurucusu Tara Hopkins idi.

Türkiye'nin İlk Çevre Etkinlikleri Sitesi; http://www.cevrecietkinlikler.com 2013 yılında kuruldu. Çevreci Etkinlikler birey, öğrenci ve iş dünyası arasındaki köprüleri sürdürülebilirlik odağında güçlendirmek için projeler hayata geçiren bir yeşil girişimdir.

ÇÖP(M)ADAM ise atık ürünleri şirketler işbirliği ile topladı. Bugüne kadar 450 kadın ile çalıştı. Türkiye'de kadın istihdamının ve geri dönüşümün önemi üzerinde denemeler yaparak Ayvalık'ta yerel bir kalkınma projesi olarak hayata geçirilen bu fikir, ambalaj atıklarını yaratıcı, farklı, estetik ve benzersiz şekilde kullanıp, satışa sunmayı hedefliyor!

26 Mayıs 2016 günü programın konusu KAÇUV idi

Açık Radyo'da 26 Mayıs 2016 günü "Toplumsal Dönüşüm için Sosyal Girişimcilik" programında konuğumuz KAÇUV Genel Sekreteri Gözde Kaymaz ve Gönüllü Koordinatörü Aslı Yurtsever idi.

Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV), 2000 yılında İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hematoloji Onkoloji Servisi'nde çocukları tedavi görmekte olan aileler ile hekimlerinin bir araya gelmeleriyle kuruldu.

KAÇUV; maddi sorunları nedeniyle tedavileri aksama riski taşıyan çocukların tedavilerinin sürekliliğini sağlayarak, kanserle mücadelede önemli bir gereksinim olan psikolojik destek ve çocuk psikolojisine uygun tedavi ortamı sağlamaktadır.

Vakıf, çocukların tedavi süreçlerinde Aile Evi'nde ve Çocuk Hematoloji-Onkoloji Servislerinde psikolojik, sosyal, fiziksel ve tıbbi açıdan yaşam kalitelerini arttıracak etkinlikler yürütmektir. Şehir dışından İstanbul'a tedavi için gelen ailelerin tedavileri süresince ücretsiz konaklayabileceği Aile Evini 2012 yılında hizmete açmıştır. Bağışlarla projelendirilen Aile Evi'nde İstanbul'da bulunan tüm kamu ve üniversite hastanelerinde tedavi gören kanser hastası çocuklar ve aileleri ücretsiz olarak konaklayabilmektedir.

Kamuoyunda farkındalık yaratarak, çocukluk çağı kanser hastalığının erken tanısı için yayınlar ve projeler hazırlamaktadır.